{ "title": "Omurilik Sıvısı", "image": "https://www.sivi.gen.tr/images/omurilik-sivisi(1).jpg", "date": "21.01.2024 14:37:52", "author": "AYŞE YEŞİLCAN", "article": [ { "article": "
Omurilik sıvısı, diğer bir ismi bel suyudur. Omurilik omurlar arasında kemik olan bir kanal içerisinde, sıvı bir yapının içerisinde yer almaktadır. Bu sıvıya beyin omurilik sıvısı diğer bir adıyla bel suyu ya da BOS denilmektedir. Aynı zamanda beyin içerisinde ventrikül ismi verilen boşluk yapılarının içerisinde de bulunan bu sıvı oluşum, omurilik içerisindeki bir kanal vasıtası ile beyin yapısının çevresini dolaşarak beyin zarında var olan kanallardan tekrar emilmektedir. Bu sıvı yapısından gün içerisinde neredeyse yarım litre kadar üretilip tekrar emilmektedir. Bel suyunun yani omurilik sıvısının kapalı bir sistem gibi betimlenmesinin sebebi beyin yapısının beden için komut veren yönetici bir konumda bulunması ve korunmaya ihtiyaç duymasıdır. Beyne direkt giden mikroplar hayati denilecek problemlere sebep olabileceğinden omurilik sıvısının görevi mühimdir. Bu sebeple bu sıvının kontrol edilmesi de gerekmektedir.

Beyin Omurilik Sıvısı Hangi Rahatsızlıklar İçin Yapılmalıdır?

Bu test beyin ve omurilik yapısının genellikle iltihabi ve mikrobik rahatsızlıklarının tespiti için uygulanmaktadır. Beyinde bulunan mikrobik enfeksiyon oluşumları omurilik suyuna da geçtiğinden, menenjit ensefalit gibi enfeksiyonların tespitinde beyin omurilik sıvısının mikroskop yardımı ile teşhis edilmesi büyük önem taşımaktadır.

Aynı zamanda multipl skleroz, ADEM gibi iltihapla yoluyla giden nörolojik rahatsızlıkların teşhisinde de bu sıvının analiz edilmesi şüphenin kesinleşmesi veya benzer bir rahatsızlığın olup olmadığının ortaya çıkarılması bakımından önem arz etmektedir. Kafatası içerisinde BOS basıncının arttığı durumlarda, normal basınçlı ilerleyen hidrosefali de ve psödotümör serebri rahatsızlığının teşhisinde de omurilik suyu incelemesi yapılmasına gerek duyulabilir.

Beyin ve beyin zarı tümörlerinin sitolojiik incelemesinde de omurilik sıvısı alınması teşhis bakımından önem taşımaktadır.

Omurilik Sıvısında Oligoklonal Bandın Pozitif Olması Ne Anlama Gelir?

Omurilik sıvısında oligoklonal bandın pozitif olması halinde beyin ve omurilik yapılarında immüglobülinin sentezlendiğinin bir işaretidir. Özellikle MS rahatsızlığının tespit edilmesi nedeniyle istenen bu test, diğer iltihabi ya da enfeksiyon rahatsızlıklarında da pozitif olabilmektedir. Bu sebeple pozitif çıkması MS rahatsızlığının net bir belirleyicisi olmadığından net bir bilgi aktarımı sağlamaz. Bu testin sonucunun negatif çıkması da MS rahatsızlığının kesinlikle olmadığını göstermez. MS rahatsızlığı olan bireylerin %80-90'ında oligloklonal band incelemsi pozitif çıkmaktadır.

Omurilik Sıvısı Alınmasının Risk Faktörleri Nelerdir?

Omurilik sıvısı sırt bölgesinden uzunca bir iğne vasıtası ile alınmaktadır. Uygulanan bu sıvı alma işleminin neticesinde karşılaşılan en yaygın durum baş ağrısıdır. Bu durum kafatası içerisindeki basınç seviyesinin azalmasından dolayı gözlemlenmektedir. Bu ağrı oluşumu genellikle otururken ya da ayağa kalkma neticesinde kendini gösterir ve yatarken ortadan kaybolmaktadır. Kimi zaman bu ağrılara mide bulanması ve kusma da eklenebilmektedir. Kafatası içerisindeki basıncın azalmasına bağlı olarak baş ağrısı %5-10 sıklık düzeyinde kendini hissettirmektedir. Tedavi aşamasında ağrı kesici ilaçlar, yatarak istirahat ve bol miktarda sıvı tüketimi önerilmektedir.

Omurilik sıvısının alınmasında bağlı olarak ortaya çıkabilecek sorunlar işlemin Uzman kişilerce yapılması koşuluyla aza inmektedir. Bu sıvının alınmasının genel riskleri enfeksiyon kapma, lokal kanama oluşumu, sinir yaralanmaları ve beyin herniasyonu olarak sayılabilmektedir. Bunlar çok sık karşılaşılan durumlar değildir.

Omurilik Sıvısı Nasıl Alınmaktadır?

Hasta olan kişiden bu sıvıyı almadan evvel bu işlemin uygulanmasına engel teşkil edebilecek bir durumun bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerekmektedir. Bu tespit işlemi için kafatası içerisinde bir tümörün, beyin ödeminin ya da kanamaya yatkınlık bulunup bulunmadığının ortaya konulması son derce elzem bir durumdur. Herhangi bir engel tespit edilmeyen hastalarda deriye sprey biçiminde bir anestetik ya da iğne ile lokal anestetik işlemi uygulanmasının ardından, steril bir ortam oluşturularak iğne yardımı ile 2-4 tüp kadar omurilik sıvısı alınmaktadır. Bazı özel durumlarda bu işlemi uygularken kan analizi yapılması da gerekebilmektedir. Hasta 1 saat kadar hastanede gözlem altında tutulduktan sonra evine gönderilebilmektedir. Bu işlem hasta yatağında, sedyede ya da acil servis de yapılabilir. Yani ameliyathaneye ihtiyaç duyulmamaktadır. Hastanın dikkat etmesi gerek şey bu işlemden hemen sonra araç kullanılmamalıdır. En az 24 saatlik bir yatak istirahatinden ve bol sıvı tüketimin ardından hasta gündelik yaşamına geri dönebilmektedir. Baş ağrısı gözlendiği zaman yatak istirahati ve sıvı alım süresi biraz daha uzatılmalıdır.

Omurilik sıvısının alınmasının çocuk sahibi olma konusunda sorunlara yol açacağı konusunda yanlış bir bilgi mevcuttur. Uzmanlar tarafında da kanıtlanmışlık bir kesinlik söz konusudur. Yani omurilik sıvısı almak ile çocuk sahibi olamama arasında bir bağlantı bulunmamaktadır. Genellikle omurilik sıvısı alınmasını gerekli kılan nörolojik rahatsızlıkların var oluşundan kaynaklanan sıkıntılar, yanlış bir aktarımla omurilik sıvısının alınmasına ithaf edilmiştir.
" } ] }